Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

 
Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl... Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. Kafalardaki planlar. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. Dağınıklar. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. . Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. . Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. . . İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. Sonra seçimsiz bir dört yıl. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı.

Sertaç Eş: Seçimden sonraki dört yıl...

Kendi siyasi geleceklerini, partinin değerleri ve misyonuyla bütünleştirememiş yöneticilerin verdikleri karar da doğaldır ki kişisel oluyor. Genel seçimlerde muhalefet adayına oy veren yüzde 48’lik kitlenin öncelikleri, bir noktada toparlanıp toparlanmayacakları ise belirsiz. İktidar, kendince bir “zafer” üretebilirse muhalefetin yaşayacağı acılara kesinlikle kayıtsız kalacaktır. Partilerin aday çalışmaları son aşamaya gelmiş durumda. CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi, Memleket Partisi ve yoğun olarak Kürt yurttaşların oy verdiği DEM Parti. Çünkü ittifak iktidarına karşı dağınık muhalefet yarışa giriyor. . Yalnızca oluşacak sonuçlar belli değil. Birçok aday açıklandı, son kalanların da önümüzdeki hafta açıklanması gerekiyor. . 21 yıldır ülkeyi, AKP ve daha sonra oluşan Cumhur İttifakı yönetiyor. İşbirliği konusunda neyin olacağı veya neyin olmayacağı da netleşmiş durumda. Bu genelleme ve bilgiler bile muhalif partiler, yöneticileri ve liderleri için alarm zillerinin çalmasına neden oluyor bizce. . 21 yılda iktidara karşı yalnızca bir kere, 2019’da kazanılmış bir başarı var. Kafalardaki planlar. Dağınıklar. Bu aşamadan sonra siyasi muhalif yapıların, kadroların ve liderlerin durumları muhalif kitleden birçok kişinin de umurunda olmayabilir artık. Kararlar verildi, sorumluluklar yüklenildi. Son seçimlerden başarıyla çıktılar. Bir ittifaka karşı, zaman zaman kendilerine de muhalefet ederek yarışacaklar. Olası başarı ya da başarısızlığa giden yolun taşları şu an döşenmiş durumda. Kalanların belirlenme anlayışı da kamoyunca artık öğrenilmiş durumda. Hâlâ hiçbir sorun yokmuş gibi davranmaya devam edecek miyiz?",. Kazanmak zafer, kaybetmek siyasette hüsran olarak algılanıyor. Ya yansırsa? İşte bu noktada kafalardaki planları düşünebiliriz. Onun dışında yenilgi üzerine yenilgi. 31 Mart’ta yapılacak seçimlere iki aydan az bir süre kaldı. Bu noktada kapıyı aralık bırakıp muhalefete bakalım. Muhalefetin en büyüğünden en küçüğüne hepsi genel hatlarıyla kararlarını verip adaylarını tercih ettiler. Anayasa değişikliği, hemen yaz aylarında bir referandum ve gelsin kafalardaki “yeni Türkiye”. Yerel seçimlerde başarısızlık olsa da genel seçim sonuçlarıyla bir süre daha idare edecek durumdalar. Parti yöneticilerinin bu dönemlerde ziyaretçisi çok olur, kafaları da karışık. . Sonra seçimsiz bir dört yıl. Ancak kendileri açısından büyük bir hüsran gelişirse, kalan iktidar süresini tamamlamakta zorlanır, kafalardaki planlarını unutabilirler. Muhalif siyasi yapı ve kadroların çalışmalarında şu ana kadar büyük bir umut üretilmekte zorlanıldı. İktidar, “Bir aşamayı daha geçmek için bir engeli daha kaldırdık” anlayışıyla harekete geçecektir. Bütün temenniler dağınıklığın sandığa yansımaması yönünde.