İmamoğlu iktidara seslendi: ''Elinize yüzünüze bulaştırdığınız Melen Barajı''nı biz yapalım''

 
İmamoğlu iktidara seslendi: ''Elinize yüzünüze bulaştırdığınız Melen Barajı''nı biz yapalım'' İmamoğlu iktidara seslendi: ''Elinize yüzünüze bulaştırdığınız Melen Barajı''nı biz yapalım''

2023 genel seçimlerinde yaptılar. Evlerde pırlanta gibi evlatlarımız, o suyu içecekler. . ”“BU UÇMAK NEYSE, BİR TÜRLÜ YERE KONAMADILAR…”“Ben, böyle olunca şöyle, ‘Bak, bak, bak, bak, bak’ diye söylüyorum. Önümüze hep daha büyük hedefler koyacağız. Belki ondan sonra yüzleri olabilir, gelip diyebilirler İstanbullulara ki, ‘Bize oy verin. Seçim zamanı olduğu için, “Gündemimizde yok’ gibi, muğlak cümlelerle vatandaşı kandırmaya çalışıyorlar. Daha önce de yaptılar. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile CHP’nin Tuzla (Ali Eren Bingöl), Sultanbeyll (Ayhan Koç) ve Şile (Özgür Kabadayı) belediye başkan adayları da açılışta yer alan isimler oldu. Ve bunlar, öyle basit atık su karışmaları değil. ‘Siz baraj kelimesini kullanmayın’ demek lazım. İstanbulda bereket devri başlamıştır. Milli duyguları en üsttedir. Hatırlayınız lütfen; 2019 yılında seçim sürecinde, bugün de yaptığımız gibi, teknik olarak İstanbulun geleceğine dair projelerimizi, gerçekten ciddi bir vizyonla, beklentileri karşılayıcı bir içerikle anlatırken, bizi, ‘Konulardan bi haber’ diye suçlayarak, ‘Bilmiyorlar ama, 2050 yılına kadar İstanbulun su sorununu çözdük’ diye Sayın Cumhurbaşkanının açıklamaları oldu. İstanbul genelinde, tam 181 noktada denize, Boğaz’a, barajlara atık su karışımını engelledik. Şehrimizin, köylerimizin, mahallelerimizin temsilcileri var. Konudan uzak, konuyu başka mecralara çekmeye veya oraya aktarma çabası içerisinde olacaklar. Bir türlü yere konamadılar. Bırakın Melen Barajı'nı; elinize yüzünüze bulaştırdınız. ”İstanbul’un kuraklık tehdidi yaşayan bir şehir olduğunu hatırlatan İmamoğlu, tarihin her aşamasında kente uzak noktalardan su taşındığının altını çizdi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) köklü kurumu İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), kentin Anadolu yakasındaki 5 ilçeden (Tuzla, Pendik, Sultanbeyli, Çekmeköy ve Sancaktepe) Ömerli Barajı’na, 47 farklı noktadan, günde yaklaşık 15. İşte onun için her konuda, ben diyorum ki meseleye şöyle bakın: İsrafçılar ve icraatçılar olarak bakın. ”“ÇEKMEKÖY, SANCAKTEPE, SULTANBEYLİ, TUZLA, PENDİK, ŞİLE… BİR TANESİ CHPLİ BELEDİYE Mİ? DEĞİL”“Bakın burada ne diyoruz? Çekmeköy, Sancaktepe, Sultanbeyli, Tuzla, Pendik, Şile… Bir tanesi CHPli belediye mi? Değil. ‘Yerel seçim yapmayalım. Acı bir durum bu. Ne gerek var; yerel seçim yapmayıverelim’ demeye kadar gitmeye niyetleri var. Aradaki fark, bu kadar büyük. Yani ‘Vatandaşın gündeminde olmayan konular, bizim de gündemimizde’ yok diyerek tarifliyorlar. Hazır durum da böyle. Hele hele bu süreçte dediğim gibi, milyarlarca lirasını boşa harcayanlar, İstanbula 6 baraj yapmaya kalksa, Kamu Hazinesi ne kadar zarara uğratılır, Allah bilir. Yani nasılsa genel seçim yaptık. Biz, ‘Aylık 6,5-7’yle istikrarlı ekonomi’ diye konuşuyoruz. Arıtacağız. ”“MELEN BARAJININ BUGÜN ADINI BİLE AĞIZLARINA ALAMIYORLAR”“Yapılabildiğinde, hele hele üreteceği enerjiyle beraber, 250 kilometreye yakın mesafeden suyun İstanbula basıldığı, şu andaki sistemde enerji tüketimimizin de sıfırlanacağı bir ortamı, cebimizden çıkan ekstra para olarak düşündüğümüzde, ne yazık ki artık milyarlarca lira zarara ve ziyana doğru giden bir süreç… Dolayısıyla, Melen Barajının bugün adını bile ağızlarına alamıyorlar. Açılışta, İmamoğlu ve İSKİ Genel Müdürü Dr. ’ Buradan tekrar ilan ediyorum: Bırakın Melen Barajını; elinize yüzünüze bulaştırdınız. . 000 metreküp atık su akışına, yaklaşık 500 milyon TL’lik yatırımla son verdi. Ve inanınız her birisi kritik. Sadece bizden önceki dönemle ilgili değil, bugün ellerinde bulunan olanaklarla neyi, nasıl yapmadıklarına, hatta engellediklerine de bir bakın. Projeler iptal oldu ve şu anda bir muamma. Metrodan altyapıya, sosyal destekten kültür sanata, her alanda yanı başındayız. Çünkü biz, İstanbulun gerçek sorunlarını çözmekle ilgiliyiz. Bu kadar net. Yani mesela çıkıp şunu da diyemiyorlar: ‘Melen Barajını yapamadık ey halkımız, özür dileriz. Hatta biraz istismar edildi. Son yılda gelinen sürece baktığımızda, İstanbula vadettikleri 6 baraj, 60 yılda mı biter, daha fazla bir zaman diliminde mi biter; açıkçası tahmin bile etmek istemiyorum. Bu bir iş tutma biçimi değil sadece, bir zihniyet farkı. Burada her çeşit insan var. Baktığınızda, ‘Melen Barajını bitiriyoruz’ cümlesini, herhalde İstanbulda çokça görmüşsünüzdür, afişlerde okumuşsunuzdur. Yani, ‘Hükümet de bizde olsun, belediye de bizde olsun, biz ne dersek o olsun’ bakış açısı bu. Şafak Başa birer konuşma yaptı. Hesap veremeyenlerin, İstanbul adına çok net söylüyorum; itibar edilecek tek bir sözleri, tek bir projeleri olmaz. Ve artık şöyle diyebiliriz: On milyarlarca liralık zarar. Benim milletimin her bir ferdi vatanseverdir. Artık yağmur suları, temiz bir şekilde havzalardan, derelerden Ömerliye akıyor olacak. Ve bu konuda tam 4 yıldır aralıksız çağrı yapmamıza rağmen, onun için geçen hafta dedim ki, ‘Bu süreci bize teslim edin. ‘Aman, aman, aman; baraj demeyin’ demek lazım. Annelerimiz, aileler, güzel yemeklerini yapacaklar, abdestlerini alacaklar, hijyenik ihtiyaçlarını giderecekler. Çünkü, üzülerek söylüyorum, ortada Melen Barajı yok. O bakımdan halkımız bu farkı görüyor, bize yöneliyor. ",. Teknik altyapısı, finansal altyapısı… Ki biz, Melen Barajının etrafındaki çevre yatırımlarını da bitirmek üzereyiz. Yani bugüne kadar dillerinden düşürmedikleri, ‘İstanbulu çağ atlatacak. Bu hedeflerin her birisi, milletimiz için olacak, çocuklarımız için olacak, gençlerimiz için olacak, hanımefendiler, beyefendiler için olacak. Her insanımız var burada; görüyorum. ”“BU ZİHNİYETİN İSTANBULA VERECEK HİÇBİR ŞEYİ OLMADIĞINI, BURADAN İLAN EDİYORUZ”“Biz, bu zihniyetin İstanbula verecek hiçbir şeyi olmadığını, buradan ilan ediyoruz. “İSKİ Ömerli Havzası Çevre Projesi” açılışı; CHP milletvekili Yunus Emre, CHP Parti Meclis üyeleri Baki Aydöner, Mahir Yüksel, Bedirhan Berk Doğru ve ?Ozan Işık ile İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımlarıyla gerçekleştirildi. Melen Barajı konusunda İstanbullulara hesap vermek zorundalar. ” “SEÇİMDEN SEÇİME, ‘HER YOL MUBAH’ ANLAYIŞIYLA. Ne yazık ki, bir Melen Barajı beceriksizliği, rezaleti ve sefaleti var. Benim milletimin her bir ferdi bayrağını, her karış toprağını canı gibi sever; canını verir. Siyasiler var, meclis üyeleri var. ”",İktidarın seçim dönemlerine siyasi malzeme yaptığı Melen Barajı’nı bitiremediğini hatırlatan İBB Başkanı İmamoğlu, “Melen Barajı gibi, Kanal İstanbul konusunda da cümle kuramıyorlar. O işi biz ele alalım ve Melen Barajını biz yapalım. Öyle uçuyorlar ki; enflasyonun dünyada çift haneli rakamda bulunduğu ülke sayısı o kadar az ki. Biz, -Allaha şükür bizi uçurdular- 3 haneliyiz yani. ”“Bizi öyle, bu ülkenin ve bu milletin asla gündeminde olmayacak mevzulara çekmeye çalışmasınlar. 31 noktada daha çalışmalarımız sürüyor. İkisi, hafızalarda yok sanki. Çünkü zira o zamandan sonra kıyamet koptu. Hep daha güzel günler için olacak. Koca bir gövde, koca bir baraj. O işi biz ele alalım ve Melen Barajı'nı biz yapalım” ifadelerini kullandı. İstanbulda israf devri kapanmıştır. “CUMHURBAŞKANI, MUHTEMELEN BENİM ORAYI ZİYARET ETMEMLE ÖĞRENDİ. ‘Yapılmalıdır, yapılmamalıdır…’ Ses yok. İşte bugün burada, yaklaşık 500 milyon liralık bir yatırımla, tam 47 noktada, Ömerli İçme Suyu Havzası’nın suyunu tertemiz bir şekilde muhafaza ediyoruz. Biz; ‘Topyekun, milletçe, İstanbula daha fazla ne verebiliriz, İstanbulu ayağa nasıl kaldırabiliriz, İstanbulu dünyanın en güzel şehri, İstanbulun o şahane milletiyle, 16 milyon insanıyla mutlu bir şehri nasıl var edebiliriz’ diye bir bakış açısına sahibiz. Biz ne dersek o olsun’ mantığıyla hareket etme gayreti içerisindeler. Ne kadar büyük bir ahlak ve ciddiyet farkı var, buradan görebilirsiniz. Bizi izleyen milyonlarca insanımız var. Muhtemeldir ki, kendisi de Melen Barajının yapılamadığını, yarım bırakıldığını, hatta bütün gövdelerinde koca koca çatlaklar oluştuğunu, benim orayı ziyaret edip de kamuoyuyla paylaşana kadar bilmediğini düşünüyorum. Kimisi Haliçin kıyısında, kimisi Marmaranın kıyısında, her yerde…”“BİZİM NEYİ, NASIL YAPTIĞIMIZA BAKIN; ONLARIN NEYİ, NASIL YAPMADIĞINA DA BİR BAKIN”“İstanbulun bütün bu konularıyla, bütün bu sorunlarıyla ilgili bizim neyi, nasıl yaptığımıza bakın. Ondan sonra, ‘Yahu inşaatını da siz yapın’ derseniz, onu da biz yapalım. Ama şunu söyleyeyim; İstanbula, 2019’dan beri biz, ‘Geçmiş olsun İstanbul’ diyoruz. ’ Ama açık söyleyeyim; tamamlamaktan geçtim, yeter ki bir an önce şu inşaatını başlatın ya da bize devredin. ”“MELEN VE KANAL KONUSUNDA CÜMLE KURAMIYORLAR”İktidar kanadının, Melen Barajı gibi, Kanal İstanbul konusunda da cümle kurmadığına dikkat çeken İmamoğlu, konuşmasını özetle şu sözlerle devam ettirdi:“İkisi, hafızalarda yok sanki. Onun için bırakın milleti millete. Biz bunu alalım. Biz, icraatçıyız. Sözü Melen Barajı’na getiren İmamoğlu, şunları söyledi: “İstanbul’un içme suyu sorunu, yıllarca ihmal edildi. İstanbulun sorunlarını, ancak ve ancak tek bir kişilik, tek bir kimlik ve anlayış çözer: Sözünün eri olma anlayışı. İcraat, hizmet ve yatırım devri başlamıştır. Seçimden seçime, ‘Her yol mubah’ anlayışıyla yapılan kampanyalardan bu millet usandı. Buradan tekrar çağrı yapıyorum: Kanal İstanbul konusunda bile, ‘Evet yapılmalıdır’ ya da ‘Hayır yapılmamalıdır’ diye, bir şey deyin. Herkesin inancını yerine getireceği ortamların varlığına saygı duyar. Hatta, ‘İstanbul 2071 yılına kadar içme suyu sorunu yaşamayacak’ dediler. Üzerinde çalışalım. İhaleler, yeni proje çalışmaları… İhale oldu, yine olmadı. Aylık enflasyon yüzde 6,6-7’lerde açıklanıyor resmi rakamlarda. İşveren için olacak, akademisyenler için olacak, herkes için olacak. Böyle bir kent var ediyoruz. Hatta şu gün, şu saatte açılışını yapacağız’ şeklinde reklamı yapıldı. Hatta yani öyle bir noktadalar ki; ‘Genel seçim yaptık. Arada ne kadar büyük yetenek ve enerji farkı var; buradan bile ölçebilirsiniz: Yetenek ve enerji farkı. Türkiyeyi uçuracak’ dedikleri… Bu uçmak neyse, bir türlü yere konamadılar. Bu büyük bir fark. Ya da ‘Bunu şöyle çözeceğiz’ diyemiyorlar. İsrafçılar da bu durumun farkında; için İstanbullularla İstanbulu konuşmamak için ellerinden geleni yapıyorlar. O bakımdan bu anlayışın, İstanbul adına itibar edilecek tek bir politikası olmaz. Çocuklarımız, o suyla yüzünü yıkayacaklar. . O bakımdan biz, ‘İstanbul için tam yol ileri’ diyerek, kararlı yürüyüşümüzü devam ettireceğiz. Melen Barajı’nın da onların tarifiyle, 10 yıl önce temeli attıklarında, ‘2 yılda bitireceğiz. Bugün burada, toplam 74 bin 300 metre uzunluğundaki atık su, 8 bin 300 metre yağmur suyu şebeke ve kolektör hatlarını tamamlamış bulunuyoruz. . Onun için, işimiz çok kolay. Yani bu, bir belediye başkanının anlatmaktan çok derin üzüntü duyacağı bir meseledir. Sözünün eri, itibarlı, haysiyetli bir yönetim çözer. 2019’da iki kez seçimde yaptılar. Bu çok üzücü. ‘Bu bağlamda bunu oturalım, biz üzerimize alalım, yapılacak seviyeye getirelim. Onun için, İstanbulun her kesimiyle çok güçlü iş birlikleri içerisindeyiz. Tarımdan çiftçiye, hayvancılığa verilen desteğe varıncaya kadar, İstanbul büyük bir atılım içerisindedir. Bir de ellerinde devlet yetkisiyle, onların neyi, nasıl yapmadığına da bir bakın. İstanbul göz bebeğimiz. Kötü bir mühendislik ürettik ve bu iş olmadı’ diyemiyorlar. Dünyadaysa 6,5-7’yi yüksek bulan ve bu konuda enflasyonla mücadele eden 70-80 ülke var. Biz, İstanbulun her yerinde, bu anlamda yetersiz olan altyapıya yatırım yapıyoruz. Bu millet, zaten milletin temsilcisine oy verecek, bir kişinin temsilcisine değil. Şunu söyleyeyim: ‘Yeniden İstanbulu kazanabiliriz’ ümidiyle seçime girmeye niyetleri varsa, bir dahaki seçime kadar, 2029’a kadar… Ne kadar hükümet vakitleri var bilmiyorum ama… Bundan sonra 3-4 sene mi kalıyor nedir? Bu zaman diliminde, Meleni bitirsinler. Ha bire havada uçuyorlar. İşçi, emekçi, emekli için olacak. Bu tam bir zihniyet farkıdır. Onlar, ‘İstanbuldan daha ne alabiliriz’ derdindeler. Biz, -şükürler olsun, kalben söylüyorum- 4,5 yıldır bunu kanıtlıyoruz. Herkesin inancına saygı duyar. Melen Barajının bu sürecinin altında imzası bulunanlar ve bunu milletten gizleyenler, şimdi kalkmış İstanbula 6 yeni daha baraj vadediyorlar.

İmamoğlu iktidara seslendi: ''Elinize yüzünüze bulaştırdığınız Melen Barajı''nı biz yapalım''

Dünyadaysa 6,5-7’yi yüksek bulan ve bu konuda enflasyonla mücadele eden 70-80 ülke var. Şunu söyleyeyim: ‘Yeniden İstanbulu kazanabiliriz’ ümidiyle seçime girmeye niyetleri varsa, bir dahaki seçime kadar, 2029’a kadar… Ne kadar hükümet vakitleri var bilmiyorum ama… Bundan sonra 3-4 sene mi kalıyor nedir? Bu zaman diliminde, Meleni bitirsinler. ‘Yerel seçim yapmayalım. Sadece bizden önceki dönemle ilgili değil, bugün ellerinde bulunan olanaklarla neyi, nasıl yapmadıklarına, hatta engellediklerine de bir bakın. Artık yağmur suları, temiz bir şekilde havzalardan, derelerden Ömerliye akıyor olacak. Sözünün eri, itibarlı, haysiyetli bir yönetim çözer. Bizi izleyen milyonlarca insanımız var. Hatta, ‘İstanbul 2071 yılına kadar içme suyu sorunu yaşamayacak’ dediler. Evlerde pırlanta gibi evlatlarımız, o suyu içecekler. Ha bire havada uçuyorlar. Onlar, ‘İstanbuldan daha ne alabiliriz’ derdindeler. İkisi, hafızalarda yok sanki. 31 noktada daha çalışmalarımız sürüyor. Şafak Başa birer konuşma yaptı. İstanbulun sorunlarını, ancak ve ancak tek bir kişilik, tek bir kimlik ve anlayış çözer: Sözünün eri olma anlayışı. Biz, -şükürler olsun, kalben söylüyorum- 4,5 yıldır bunu kanıtlıyoruz. Siyasiler var, meclis üyeleri var. Hep daha güzel günler için olacak. Bu millet, zaten milletin temsilcisine oy verecek, bir kişinin temsilcisine değil. Ne gerek var; yerel seçim yapmayıverelim’ demeye kadar gitmeye niyetleri var. Kimisi Haliçin kıyısında, kimisi Marmaranın kıyısında, her yerde…”“BİZİM NEYİ, NASIL YAPTIĞIMIZA BAKIN; ONLARIN NEYİ, NASIL YAPMADIĞINA DA BİR BAKIN”“İstanbulun bütün bu konularıyla, bütün bu sorunlarıyla ilgili bizim neyi, nasıl yaptığımıza bakın. ”",İktidarın seçim dönemlerine siyasi malzeme yaptığı Melen Barajı’nı bitiremediğini hatırlatan İBB Başkanı İmamoğlu, “Melen Barajı gibi, Kanal İstanbul konusunda da cümle kuramıyorlar. Ondan sonra, ‘Yahu inşaatını da siz yapın’ derseniz, onu da biz yapalım. Hazır durum da böyle. Hatta yani öyle bir noktadalar ki; ‘Genel seçim yaptık. Bu büyük bir fark. Bu çok üzücü. Ve inanınız her birisi kritik. Ama şunu söyleyeyim; İstanbula, 2019’dan beri biz, ‘Geçmiş olsun İstanbul’ diyoruz. İstanbulda bereket devri başlamıştır. Bu hedeflerin her birisi, milletimiz için olacak, çocuklarımız için olacak, gençlerimiz için olacak, hanımefendiler, beyefendiler için olacak. Biz, ‘Aylık 6,5-7’yle istikrarlı ekonomi’ diye konuşuyoruz. ”“MELEN VE KANAL KONUSUNDA CÜMLE KURAMIYORLAR”İktidar kanadının, Melen Barajı gibi, Kanal İstanbul konusunda da cümle kurmadığına dikkat çeken İmamoğlu, konuşmasını özetle şu sözlerle devam ettirdi:“İkisi, hafızalarda yok sanki. ’ Ama açık söyleyeyim; tamamlamaktan geçtim, yeter ki bir an önce şu inşaatını başlatın ya da bize devredin. ”“MELEN BARAJININ BUGÜN ADINI BİLE AĞIZLARINA ALAMIYORLAR”“Yapılabildiğinde, hele hele üreteceği enerjiyle beraber, 250 kilometreye yakın mesafeden suyun İstanbula basıldığı, şu andaki sistemde enerji tüketimimizin de sıfırlanacağı bir ortamı, cebimizden çıkan ekstra para olarak düşündüğümüzde, ne yazık ki artık milyarlarca lira zarara ve ziyana doğru giden bir süreç… Dolayısıyla, Melen Barajının bugün adını bile ağızlarına alamıyorlar. Belki ondan sonra yüzleri olabilir, gelip diyebilirler İstanbullulara ki, ‘Bize oy verin. O bakımdan halkımız bu farkı görüyor, bize yöneliyor. ”İstanbul’un kuraklık tehdidi yaşayan bir şehir olduğunu hatırlatan İmamoğlu, tarihin her aşamasında kente uzak noktalardan su taşındığının altını çizdi. Acı bir durum bu. İşveren için olacak, akademisyenler için olacak, herkes için olacak. Hele hele bu süreçte dediğim gibi, milyarlarca lirasını boşa harcayanlar, İstanbula 6 baraj yapmaya kalksa, Kamu Hazinesi ne kadar zarara uğratılır, Allah bilir. Çocuklarımız, o suyla yüzünü yıkayacaklar. Çünkü biz, İstanbulun gerçek sorunlarını çözmekle ilgiliyiz. Ve artık şöyle diyebiliriz: On milyarlarca liralık zarar. Önümüze hep daha büyük hedefler koyacağız. Yani nasılsa genel seçim yaptık. Ve bu konuda tam 4 yıldır aralıksız çağrı yapmamıza rağmen, onun için geçen hafta dedim ki, ‘Bu süreci bize teslim edin. 2019’da iki kez seçimde yaptılar. Biz bunu alalım. ”“ÇEKMEKÖY, SANCAKTEPE, SULTANBEYLİ, TUZLA, PENDİK, ŞİLE… BİR TANESİ CHPLİ BELEDİYE Mİ? DEĞİL”“Bakın burada ne diyoruz? Çekmeköy, Sancaktepe, Sultanbeyli, Tuzla, Pendik, Şile… Bir tanesi CHPli belediye mi? Değil. Yani bu, bir belediye başkanının anlatmaktan çok derin üzüntü duyacağı bir meseledir. ‘Siz baraj kelimesini kullanmayın’ demek lazım. Melen Barajının bu sürecinin altında imzası bulunanlar ve bunu milletten gizleyenler, şimdi kalkmış İstanbula 6 yeni daha baraj vadediyorlar. Biz, -Allaha şükür bizi uçurdular- 3 haneliyiz yani. Koca bir gövde, koca bir baraj. Her insanımız var burada; görüyorum. İcraat, hizmet ve yatırım devri başlamıştır. . Çünkü, üzülerek söylüyorum, ortada Melen Barajı yok. Teknik altyapısı, finansal altyapısı… Ki biz, Melen Barajının etrafındaki çevre yatırımlarını da bitirmek üzereyiz. Bir türlü yere konamadılar. Metrodan altyapıya, sosyal destekten kültür sanata, her alanda yanı başındayız. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) köklü kurumu İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi (İSKİ), kentin Anadolu yakasındaki 5 ilçeden (Tuzla, Pendik, Sultanbeyli, Çekmeköy ve Sancaktepe) Ömerli Barajı’na, 47 farklı noktadan, günde yaklaşık 15. Projeler iptal oldu ve şu anda bir muamma. 000 metreküp atık su akışına, yaklaşık 500 milyon TL’lik yatırımla son verdi. Şehrimizin, köylerimizin, mahallelerimizin temsilcileri var. İstanbul genelinde, tam 181 noktada denize, Boğaz’a, barajlara atık su karışımını engelledik. Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ile CHP’nin Tuzla (Ali Eren Bingöl), Sultanbeyll (Ayhan Koç) ve Şile (Özgür Kabadayı) belediye başkan adayları da açılışta yer alan isimler oldu. Melen Barajı’nın da onların tarifiyle, 10 yıl önce temeli attıklarında, ‘2 yılda bitireceğiz. Bırakın Melen Barajı'nı; elinize yüzünüze bulaştırdınız. Hesap veremeyenlerin, İstanbul adına çok net söylüyorum; itibar edilecek tek bir sözleri, tek bir projeleri olmaz. “İSKİ Ömerli Havzası Çevre Projesi” açılışı; CHP milletvekili Yunus Emre, CHP Parti Meclis üyeleri Baki Aydöner, Mahir Yüksel, Bedirhan Berk Doğru ve ?Ozan Işık ile İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun katılımlarıyla gerçekleştirildi. Hatta biraz istismar edildi. ‘Aman, aman, aman; baraj demeyin’ demek lazım. Onun için, İstanbulun her kesimiyle çok güçlü iş birlikleri içerisindeyiz. İşçi, emekçi, emekli için olacak. İhaleler, yeni proje çalışmaları… İhale oldu, yine olmadı. ” “SEÇİMDEN SEÇİME, ‘HER YOL MUBAH’ ANLAYIŞIYLA. Öyle uçuyorlar ki; enflasyonun dünyada çift haneli rakamda bulunduğu ülke sayısı o kadar az ki. Biz, icraatçıyız. Türkiyeyi uçuracak’ dedikleri… Bu uçmak neyse, bir türlü yere konamadılar. O bakımdan bu anlayışın, İstanbul adına itibar edilecek tek bir politikası olmaz. Milli duyguları en üsttedir. Biz ne dersek o olsun’ mantığıyla hareket etme gayreti içerisindeler. ",. Melen Barajı konusunda İstanbullulara hesap vermek zorundalar. Daha önce de yaptılar. ”“BU UÇMAK NEYSE, BİR TÜRLÜ YERE KONAMADILAR…”“Ben, böyle olunca şöyle, ‘Bak, bak, bak, bak, bak’ diye söylüyorum. ’ Buradan tekrar ilan ediyorum: Bırakın Melen Barajını; elinize yüzünüze bulaştırdınız. Böyle bir kent var ediyoruz. . Üzerinde çalışalım. Seçimden seçime, ‘Her yol mubah’ anlayışıyla yapılan kampanyalardan bu millet usandı. Baktığınızda, ‘Melen Barajını bitiriyoruz’ cümlesini, herhalde İstanbulda çokça görmüşsünüzdür, afişlerde okumuşsunuzdur. “CUMHURBAŞKANI, MUHTEMELEN BENİM ORAYI ZİYARET ETMEMLE ÖĞRENDİ. Yani mesela çıkıp şunu da diyemiyorlar: ‘Melen Barajını yapamadık ey halkımız, özür dileriz. Konudan uzak, konuyu başka mecralara çekmeye veya oraya aktarma çabası içerisinde olacaklar. Tarımdan çiftçiye, hayvancılığa verilen desteğe varıncaya kadar, İstanbul büyük bir atılım içerisindedir. Sözü Melen Barajı’na getiren İmamoğlu, şunları söyledi: “İstanbul’un içme suyu sorunu, yıllarca ihmal edildi. Kötü bir mühendislik ürettik ve bu iş olmadı’ diyemiyorlar. Aylık enflasyon yüzde 6,6-7’lerde açıklanıyor resmi rakamlarda. . Onun için, işimiz çok kolay. Aradaki fark, bu kadar büyük. İstanbul göz bebeğimiz. Bu tam bir zihniyet farkıdır. O işi biz ele alalım ve Melen Barajı'nı biz yapalım” ifadelerini kullandı. Burada her çeşit insan var. Son yılda gelinen sürece baktığımızda, İstanbula vadettikleri 6 baraj, 60 yılda mı biter, daha fazla bir zaman diliminde mi biter; açıkçası tahmin bile etmek istemiyorum. Herkesin inancını yerine getireceği ortamların varlığına saygı duyar. . Ya da ‘Bunu şöyle çözeceğiz’ diyemiyorlar. Ne yazık ki, bir Melen Barajı beceriksizliği, rezaleti ve sefaleti var. O işi biz ele alalım ve Melen Barajını biz yapalım. Çünkü zira o zamandan sonra kıyamet koptu. O bakımdan biz, ‘İstanbul için tam yol ileri’ diyerek, kararlı yürüyüşümüzü devam ettireceğiz. Benim milletimin her bir ferdi vatanseverdir. Arıtacağız. İşte onun için her konuda, ben diyorum ki meseleye şöyle bakın: İsrafçılar ve icraatçılar olarak bakın. Buradan tekrar çağrı yapıyorum: Kanal İstanbul konusunda bile, ‘Evet yapılmalıdır’ ya da ‘Hayır yapılmamalıdır’ diye, bir şey deyin. Herkesin inancına saygı duyar. Benim milletimin her bir ferdi bayrağını, her karış toprağını canı gibi sever; canını verir. Arada ne kadar büyük yetenek ve enerji farkı var; buradan bile ölçebilirsiniz: Yetenek ve enerji farkı. Muhtemeldir ki, kendisi de Melen Barajının yapılamadığını, yarım bırakıldığını, hatta bütün gövdelerinde koca koca çatlaklar oluştuğunu, benim orayı ziyaret edip de kamuoyuyla paylaşana kadar bilmediğini düşünüyorum. Bu kadar net. Hatta şu gün, şu saatte açılışını yapacağız’ şeklinde reklamı yapıldı. İsrafçılar da bu durumun farkında; için İstanbullularla İstanbulu konuşmamak için ellerinden geleni yapıyorlar. Seçim zamanı olduğu için, “Gündemimizde yok’ gibi, muğlak cümlelerle vatandaşı kandırmaya çalışıyorlar. Yani, ‘Hükümet de bizde olsun, belediye de bizde olsun, biz ne dersek o olsun’ bakış açısı bu. Biz, İstanbulun her yerinde, bu anlamda yetersiz olan altyapıya yatırım yapıyoruz. Bu bir iş tutma biçimi değil sadece, bir zihniyet farkı. Ve bunlar, öyle basit atık su karışmaları değil. Ne kadar büyük bir ahlak ve ciddiyet farkı var, buradan görebilirsiniz. İstanbulda israf devri kapanmıştır. Yani ‘Vatandaşın gündeminde olmayan konular, bizim de gündemimizde’ yok diyerek tarifliyorlar. ”“Bizi öyle, bu ülkenin ve bu milletin asla gündeminde olmayacak mevzulara çekmeye çalışmasınlar. Bir de ellerinde devlet yetkisiyle, onların neyi, nasıl yapmadığına da bir bakın. Annelerimiz, aileler, güzel yemeklerini yapacaklar, abdestlerini alacaklar, hijyenik ihtiyaçlarını giderecekler. Hatırlayınız lütfen; 2019 yılında seçim sürecinde, bugün de yaptığımız gibi, teknik olarak İstanbulun geleceğine dair projelerimizi, gerçekten ciddi bir vizyonla, beklentileri karşılayıcı bir içerikle anlatırken, bizi, ‘Konulardan bi haber’ diye suçlayarak, ‘Bilmiyorlar ama, 2050 yılına kadar İstanbulun su sorununu çözdük’ diye Sayın Cumhurbaşkanının açıklamaları oldu. Açılışta, İmamoğlu ve İSKİ Genel Müdürü Dr. ‘Yapılmalıdır, yapılmamalıdır…’ Ses yok. 2023 genel seçimlerinde yaptılar. Yani bugüne kadar dillerinden düşürmedikleri, ‘İstanbulu çağ atlatacak. ”“BU ZİHNİYETİN İSTANBULA VERECEK HİÇBİR ŞEYİ OLMADIĞINI, BURADAN İLAN EDİYORUZ”“Biz, bu zihniyetin İstanbula verecek hiçbir şeyi olmadığını, buradan ilan ediyoruz. Bugün burada, toplam 74 bin 300 metre uzunluğundaki atık su, 8 bin 300 metre yağmur suyu şebeke ve kolektör hatlarını tamamlamış bulunuyoruz. Biz; ‘Topyekun, milletçe, İstanbula daha fazla ne verebiliriz, İstanbulu ayağa nasıl kaldırabiliriz, İstanbulu dünyanın en güzel şehri, İstanbulun o şahane milletiyle, 16 milyon insanıyla mutlu bir şehri nasıl var edebiliriz’ diye bir bakış açısına sahibiz. Onun için bırakın milleti millete. ‘Bu bağlamda bunu oturalım, biz üzerimize alalım, yapılacak seviyeye getirelim. İşte bugün burada, yaklaşık 500 milyon liralık bir yatırımla, tam 47 noktada, Ömerli İçme Suyu Havzası’nın suyunu tertemiz bir şekilde muhafaza ediyoruz.